CUMHURİYET 100 YAŞINDA: NE UMDUK, NE BULDUK?

29 Ekim 1923’te ilan edilen ve yeni Türk devletinin adı olarak benimsenen Cumhuriyet, 100. Yaşına basıyor. Bu önemli yıldönümü vesilesiyle, çeşitli etkinlikler yapılması bekleniyor. Cumhuriyet dönemini bir parantez ve Türkiye’yi Osmanlılığın devamı olarak gören iktidar grubu da yerleşik yargılara teslim olmak zorunda kalmıştır ve yıldönümünü kendi hizmetlerini anlatmak için bir fırsat saymaktadır. Yüzüncü yıl etkinlikleri,…

Loading

Tek parti döneminin yarattığı sonuçlar

1927 yılında Türkiye’nin idari haritası (Yıllar sonra, 1939’da, Hatay Devleti, Türkiye’ye katıldı) / Fotoğraf: Wikipedia “Tek parti dönemine güzelleme” başlıklı geçen yazımda 1925-1950 dönemindeki siyasi rejimin bazı özelliklerini özetlemeye çalışmıştım. Konuyu irdelemeye devam ettiğim bu yazıda o rejimin sebep olduğu sonuçlar üzerinde duracağım. Tek parti iktidarının sınıfsal özelliği Tek parti yönetimi düpedüz bir burjuva iktidarıdır. Bazılarının…

Loading

BİR TAHAKKÜM ARACI OLARAK DİNCİLİK VE MİLLİYETÇİLİK

Vahşi doğa belgesellerinde anlatıldığı üzere hayvanların bir kısmı kendileri için bir egemenlik alanı yaratıyorlar. Koku bırakarak bu alanın sınırlarını belirliyorlar ve bu sınırlardan giren rakipleriyle dövüşüyorlar. Üstün gelirlerse yurtlarını korumuş oluyorlar, yenilirlerse kendilerine başka bir yurt arayışı içine giriyorlar. Karınlarını doyurmak ve üremeyi güvence altına almak için başvurulan bu hareket canlıların doğuştan getirdikleri bir özellik.…

Loading

KIBRIS, KIBRISLILARINDIR!

Ecevit-Erbakan ortaklığının 20 Temmuz 1974’te Kıbrıs’a düzenlediği Askerî Harekâtın 47. yıldönümünde Erdoğan, kalabalık bir heyetle Kuzey Kıbrıs’ı ziyaret ederek bazı “müjde”ler verdi. Lefkoşa Türk bölgesine bir külliye ve millet bahçesi yaptıracakmış. Kamuoyu esas başka “müjde”ler bekliyordu ancak o konulardaki hazırlıkların henüz yapılmadığı anlaşılıyor. Yazılıp söylendiğine göre, Kuzey Kıbrıs’ta da başkanlık sistemine geçilecek, bunu getiren yeni…

Loading

KÖY ENSTİTÜLERİ KAZASI

Köy Enstitülerinin neden kurulduğu ve neden kapatıldığı, doğru dürüst anlaşılamamış ve anlatılamamıştır. Bunun nedeni, Enstitücü aydınların çoğunun tek parti dönemi hayranı olmalarıdır. Enstitüleri Tek Parti Dönemi’nini olumlamak için kullanmaktadırlar. Gerçekte Köy Enstitüleri bir rejim kazasıdır. Rejimin değerlerini köye ulaştırmak için hükümetin arayışları ile İsmail Hakkı Tonguç gibi halkçıların uzlaştığı bir kurumdur Köy Enstitüleri. Köy çocuklarının…

Loading

TOM AMCA’NIN KULÜBESİ

Ayda bir kitap okuyup tanıtma görevi verdiğim ortaokul öğrencileri, Tom Amca’nın Kulübesi’ni pek severlerdi. Vicdanı henüz kirlenmemiş hangi insan, apaçık zulüm olan ırk ayrımcılığı karşısında tepkisiz kalabilir? Amerikalı kadın öğretmen Harriet Beecher Stowe’nin 1852’de yayımlanan kitabı neden yayımlandığı yıl 300.000 adet satıldı? Neden dünyanın hemen bütün dillerine çevrildi? Çünkü başta Amerika olmak üzere yeryüzünde ırkçılığın…

Loading

TARİH BİZE FISILDIYOR

Saray’a doğrudan bağlı bir medyamız var. Onun hangi olay karşısında ne yazacağı, ne söyleyeceği önceden belli. Bir de sözüm ona iktidara muhalif basınımız, oralarda kalem oynatan yazarlarımız bulunuyor. Hem de bunların kalemleri son derece keskindir. Çünkü ülkemizde iktidara karşı oldukça geniş bir çevre eksik değil. Bunlar tarafından sevilmek, okunmak gerekir değil mi? İşte bu kalemi…

Loading

BİZ NASIL BİR MİLLETİZ?

Her milletin içinde kendi milletini yere çalanlar da, onu milletler arasında biricik ilan edenler de vardır. Biz Türklerin milletimiz hakkındaki duyguları “Biz adam olmayız”dan, bir spor kulübü taraftarlığı edasıyla “en büyük millet bizim millet” sarkacı arasında gidip gelir. Dünyada herkes bir aileye mensup olduğu gibi bir millete de mensuptur. Vatansız ve milletsiz insan anasız babasız…

Loading

ULUSALCILIK, MİLLİYETÇİLİK DEĞİLDİR

Zeki Sarıhan Aslına bakılırsa kendisine “sosyalist” diyen biri için başka bir sıfat gerekmez. Çünkü sosyalizm, kitlelerin tarih boyunca siyasi mücadelelerinin bütün kazanımlarını kapsamaktadır.  Sosyalizm artık ilk ve ortaçağdaki gibi ütopik bir dünya görüşü de değildir. Bilimsel temellerine çoktan kavuşmuştur. Sosyalizm, üreten ve emeği ile yaşayan sınıfların ideolojisidir. Bütün halkların hak eşitliğini kabul eder. Kendi millî…

Loading

Andımız Tartışması Üzerine: BİLİP DE BİLMEZLİKTEN GELMEK…

Neyse ki Andımız tartışması hayırlı bir olaya vesile oldu. Af tartışmasıyla birlikte AKP ve MHP’den oluşan Cumhur İttifakının önümüzdeki yerel seçimlerde birlik olma kararını bitirdi. İttifakın bundan sonra başka konularda da dikiş tutacağı şüpheli. Türkiyeli Kürtler, 1933’ten beri okullarda çocuklarına her sabah “Türk’üm, Ne mutlu Türküm diyene” diyen andımızın söylettirilmesinden rahatsızdılar. AKP Hükümeti, “Açılım” döneminde…

Loading